11 Haziran 2012 Pazartesi

23 NİSAN 1974 GÜNLÜ BİR SERGİ

23 NİSAN 1974 GÜNLÜ BİR SERGİ BİLGİLENDİRME YAZISI

    1973-1974 Öğretim yılında öğretmenlik aşkıyla dolu bir insan, Döndü İlbars'la birlikte çalıştık. Resim-iş derslerinde öğrencilerimizin yaptıkları ve onlar çalışırken onlarla birlikte bizim de yaptıklarımızdan ortaya epey güzel iş çıkmıştı.Teftişimize gelen saygı ile andığım Sayın Mustafa Yüksel ve Çok geniş ufukları olan ve ülkemizin değerlendiremediği değerlerinden olduğunu düşündüğüm İlçe kaymakamımız Sayın Sudi Kocaimamoğlu'nun öneri ve yüreklendirmeleri sonucu dağ köyündeki bir ilkokulun çalışmaları 23 Nisan 1974 günü İlçe merkezinde sergilenmişti.İşte o sergi öncesi Döndü öğretmenle birlikte o günkü birikimimizle kaleme aldığımız sergi bilgilendirme yazısı geçti elime. Birden O günlere gidiverdim. Döndü Öğretmeni bilgilendirmek ve onayını almak istedim. Ulaşmam mümkün olmadı. Yazı ve çalışmanın O günün öğretmeninin duruş ve yaklaşımını da hissettirdiğini düşünüyorum. Bu vesile ile şimdi nerelerdedir bilmiyorum.Döndü İlbars öğretmenime de selam ve saygı iletiyor, sağlıklar diliyorum. Hıfzı Yetgin
işte Bilgilendirme yazımız.

"HALKIMIZA;
Bir ulusun halk tabakalarında yaşayan gelenek, görenek, el s an atları ve folklor ürünleri o toplumun belleğindeki kültür yapısını bulup ortaya çıka¬rır. Bize o coğrafyanın değerler toplamını ve halkını tanıtır.
Anadolu’nun köyünde, kentinle her yöresinde genç kız gözünü açıp çevresinde bıyıkları henüz terlemiş delikanlıları gördü mü çabaya düşer, çeyizini ha¬zırlar. Ya tezgahtadır halı-Kilim dokur, ya gergefin başına geçer göz nuru döker. Renkler ibrişim olur bükülür. Sonra da şekil olur yazmaya, cembere, çevreye, kola¬na, peşkire dökülür. Kimi püskül olur, demet, demet saçılır. Kimi oya olur bir iğnenin uçunda büklüm, büklüm açılır . Her düğün biz hüner yarışı, bir renk cüm¬büşüdür. Gelin evi, gerdek evi; halılar, kilimler, çoraplar, keseler, oyalarla düzenlenir. Çevrenin görüsüne sergilenir. Renge desene susamışların susuzlukları burada giderilir. Bıyığı henüz terlemiş delikanlılarda boş durmaz. Onlarında vardır yapacakları. Bu gelenek Anadolu’da el sanatlarını ayakta tutmuş, yöresel biçimler kazandırmıştır. Ancak son yılların hızlı gelişimi, toplumdaki sınıf farklarının belirginleşmesi, karın doyurmanın güçleşmesi, köylerin şehire akını ve benzeri etmenler sabır ve emek isteyen el sanatlarını hırpalamış, kıyıya itip unutuluş yo¬luna bırakmıştır.
El işlerinin yok olmasına gönlümüz razı değil. Bu sanata güç vermek, yitip yok olmasını önlemek zorundayız. Aydın kesim kendisine düşen ödevi yapmak halkın yaratıcılığına dayanan, bu sanatı geliştirip halkın gelenek ve göreneklerinden kopmadan ondan aldıklarını yeni bir anlayışla yine ona gö¬türmelidir. Halk içinde yaşayan sanatların halkın eğitiminde etken bir eğitim aracı olduğu, gerçeği gözden ırak bulundurulmamalıdır. Bu erekle elveriş¬siz koşullar altındaki çalışmalarımız sonucunda bu sergiyi hazırladık. Ortaya koy¬duklarımızın çok güzel yada çok başarılı olduğu savlamasında değiliz. Olanak¬larımız oranında üstteki erek çemberi içinde öğrencilerimizle birlikte çalıştık. Serginin hazırlanışına, yakın ilgi ve anlayışlarından dolayı İlçe kaymakamımız Sudi Kocaimamoğlu"na teşekkürü borç biliriz. 23 Nisan 1974

Güzelyayla Öğretmenleri
Döndü İlbars-Hıfzı Yetgin"

1 Haziran 2012 Cuma

RIFAT ILGAZ

1911 yılında Cide'de doğdu. Şiir yazmaya ortaokul öğrencilik yıllarında başladı. İlk şiiri 27.07.1927'de, günlük Nazikter gazetesinde yayınlandı. Ayrıca; Açıkgöz (Kastamonu), Güzel İnebolu ve Güzel Tosya gazetelerinde şiirleri ve yazıları yayınlanmaya başladı. Lise yıllarında babasının ölümü nedeniyle ayrıldı. Yatılı olarak Kastamonu Muallim Mektebi'nde öğrenim gördü. 1930 yılında mezun oldu. Altı yıl süreyle Gerede, Akçakoca, Hendek ile Düzce arasında Gümüşova'da ilkokul öğretmenliği yaptı. Ankara Gazi Eğitim Enstitüsünü 1938'de bitirdi ve Adapazarı Ortaokulu Türkçe Öğretmenliğine atandı. 1939'da İstanbul Karagümrük Ortaokulunda Türkçe Öğretmenliğine başlayan llgaz'ın, yazı ve şiirleri büyük dergilerde yayınlanmaya başladı. 1940'da Gığır, Oluş, Ulus, Güneş, Yücel, Varlık, Hamle ve Yeni İnsanlık dergilerinde şiirleri çıktı ve aynı yıl Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne girdi. Haşan Tanrıkut, Sabahattin Kudret Aksal, Salah Birsel'le tanıştı. Ömer Faruk Toprak ile 9 Eylül 1942'de Yürüyüş dergisini çıkardılar. Bu dergide Orhan Kemal, Sait Faik, Cahit Irgat, A. Kadir, Nazım Hikmet (İbrahim Sabri) ile birlikte çalıştılar. 1943'de ilk kitabı "Yarenlik"i yayınladı. Şiirleri olağanüstü bir ilgi gördü. Ocak 1944'de "Sınıf" adlı şiir kitabı çıktı. Sıkıyönetim kararı ile toplatıldı. Pertev Naili Boratav "Sınıf" için:"Yeni Türk şiirine inanmayanlara, Rıfat llgaz'ın kitabını oku-yup anlamlarını dilemekten başka yapılacak birşey yoktur" diye yazdı.1945'de Gün dergisi çıktı. llgaz bu dergide sekreterdi. Bu dergide yazıları yayınlandı. Aziz Nesin'in Cumartesi dergisine ortak oldu. Seçici kurulda çalıştı. 1946'da Esat Adil, Sabahattin Ali ve Aziz Nesin ile birlikte Gerçek gazetesini çıkardılar. 1946 Ekim ayında Yığın dergisini Esat Adil ve Adil Yağcı ile birlikte çıkardılar.

Öğretmenliğe yeniden döndükten sonra Boğazlayan-Yozgat'a tayini çıktı. Hastalığı nedeniyle Validebağ Sanaturyumunda yattı. Şubat 1947'de Sabahattin Ali, Aziz Nesin ve Mim Uykusuz'un çıkardığı Markopaşa kadrosuna girdi. Sık sık kapatılan bu derginin daha sonraları sorumlu müdürlüğünü üstlendi. Malum Paşa, Merhum Paşa, Hür Markopaşa gibi dergilerin de sık sık adı değişiyordu.
1950'li yıllarda llgaz gazetecilik yapmaya başladı. Sakıncalı olduğundan, gazeteler ve dergiler imzalarına pek yer vermediler. 1952-1960'daTan gazetesinde dizgici-düzeltmen ve röportaj yazarı olarak çalıştı. Turhan Selçuk ve İlhan Selçuk'un çıkardığı Dolmuş dergisinde "Stepne" takma adıyla yazılar yazdı. Hababam Sınıfı, Pijamalılar (Bizim Koğuş), Don Kişot İstanbul'da bu dergide dizi olarak yayınlandı. Hababam Sınıfı'nı da, isminin sakıncalı olması nedeniyle "Stepne" (Yedek Lastik) takma adıyla yazdı. Ocak 1953'de Devam adlı şiir kitabını çıkardı ve bu kitap da toplatıldı.

1961 Anayasası yürürlüğe girdikten sonra kendi adıyla yazı ye şiir yayınlayabilme olanağına kavuşan Rıfat llgaz Demokrat İzmir, Akbaba, Vatan, Yeni Gün, Yeni Ulus gibi yayın organların-da ve kimi edebiyat dergilerinde yazı yazabildi. Sınıf yayınlarını kurdu ve kendi kitaplarını yayınlayabildi. 1970'de Basım Şeref Kartını aldı.

1974'de emekli oldu. Doğum yeri olan Cide'ye yerleşti. 12 Eylül 1980 döneminde gözaltına alındı. 70 yaşında gerekçesiz sorguya çekildi ve gözaltında kaldı. Tutukluluğu sona erince İstanbul'da, oğlu Aydın llgaz ile birlikte ölümüne kadar yaşamaya başladı. Bu olaylar "Kırkyıl Önce Kırk Yıl Sonra" adlı kitabında anlatılır.

Onu hepimiz Hababam Sınıfı'nın yazarı olarak bildik. Altmış yayınlanmış kitabı olmasına karşın onun şairliğini, romancılığını ve öykü yazarlığını unutmamamız gerekir. Kitaplarında; çağdaş, ileri görüşlü, ulusumuzdan yana birlikteliği önerir.

Yıllarca kendisini bizden uzaklaştırmaya çalışan yönetimlerden sonra, demokrasi yolunda ülkemizdeki gelişmeler Rıfat IIgaz adını yeniden yücelttiyse de, Sivas olaylarının acısına dayanamayan duyarlılığı 7 Temmuz 1993 günü aramızdan ayrılmasına neden oldu. 

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Premium Wordpress Themes